Eğitimci Bilir: Sosyal medya kitap okumaya engel değildir

Toplumun boş zamanının çoğunu sosyal medya üzerinde geçirdiğini ve bu yüzden kitap okuma oranında düşüş yaşandığını belirten Eğitimci Gülçin Bilir, sosyal medyayı düzgün kullanarak dijital dünyanın avantaja çevrilebileceğini belirtti.

Son dönemlerde dijitalleşen hayat nedeniyle kitap okuma oranlarının düştüğüne dikkat çeken eğitimciler, kitabevlerine olan teveccühün azaldığınıı ve dijital platformlar nedeniyle okuma oranlarının düştüğünü ama doğru yönlendirmelerle ve sosyal medyayı düzgün kullanarak kitap okuma oranlarının artırılabileceğini belirtiyorlar.

Kitap okumaya teşvik ile ilgili İLKHA’ya konuşan Eğitimci Gülçin Bilir, kitap okumanın önünde en büyük engelin erteleme hastalığı olduğunu belirtti.

“STK’lara yayınevlerine, öğretmenlere ve eğitimcilere çok görevler düşüyor”

Dijitalleşen hayatın bütün dünyanın olduğu gibi bizlerin de problemi olduğunu belirten Bilir, “Ama doğru yönlendirme yaparak bunu aşacağımızı düşünüyoruz. STK’lara yayınevlerine, öğretmenlere ve eğitimcilere çok görevler düşüyor. Doğru yönlendirmeyi nasıl yapabiliriz? Sosyal medyayı düzgün kullanarak dijital dünyayı avantaja çevirebiliriz. Eskiden bir fuara bir yazarın geleceğini gazetelerden öğrenirdik. O yüzden süreç uzardı. Şu anda ise gencimiz okuduğu bir kitabı direk etiketleyebiliyor ve yazarına ulaşabiliyor. Ancak erteleme hastalığını aşıp düzgün bir şekilde kitap okursak yazarına kolay ulaşabiliriz.” dedi.

“Doğru yönlendirmelerle okur kitabı seçtikten sonra kitaptaki alacağı verimi artırabilir”

Toplum olarak kitaplardan istifade edilmesine okura düşen bir şey olduğunu dikkat çeken, Bilir, “Okurun seçiciliği çok artmıştır. Eskiden 10-20 kitap alabilecek kişi şu anda artan maliyetlerden dolayı sayıyı azaltmış durumdadır. Bu nedenle okur daha nitelikli kitaplar arıyor. Doğru yönlendirme yine önem arz ediyor. Doğru yönlendirmelerle okur kitabı seçtikten sonra kitaptaki alacağı verimi artırabilir. Nitelikli okuma yapabilir. Diğer sosyal medya platformlarında çok fazla okuma kulüpleri vardır. Okuma kulüplerinde aynı kitabı okuyan kişiler bir arada kitabı konuşuyorlar eleştiriyorlar ve daha sonradan eleştirilerini yazarlarına bildirebiliyorlar. Güzel bir gelişme bu nedenle nitelikli okur sayısının artacağını düşünüyoruz.” diye belirtti.

“Her şey evde başlar ve okulda devam eder”

Yöneticilere, STK’lara ve basına çok görev düştüğünü söyleyen Bilir, “Toplumun kitap okuma alışkanlığını artırmanın yolu hepimizin üzerine düşen görevi yapmayla alakalıdır. MEB’in aile okulu projesi vardır. Bu proje ümit vaat eden bir projedir. Aileler okullarda eğitim alıp daha sonrasında kitap okumayı artırıyorlar. Okuma motivasyonunu asıl sağlamış insanlara baktığımızda iki kısım öne çıkıyor. Aileler ve eğitimciler. Kitap okuma motivasyonu noktasında ailelere çok büyük görevler düşüyor. Her şey evde başlar ve okulda devam eder. Gelecek dönemde daha güzel nitelikli okumayla birlikte kitap okuma sayısının artacağını düşünüyoruz.” diye konuştu.

İLKHA

Bu Haberi Paylaşın