Açlık sınırının altında gelir sahibi olanlara ek gelir desteği sağlanmalı

Bazı temaslarda bulunmak üzere Siirt’e giden HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, basın mensuplarıyla bir araya gelerek gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.

Memleket gezileri kapsamında Siirt’e giden Yapıcıoğlu, esnaf ziyareti sonrası STK temsilcileri ve kanaat önderleriyle buluştu.

Ardından basın mensupları ile sabah kahvaltısında bir araya gelen Yapıcıoğlu, ekonominin gidişatı, asgari ücret, işsizlik, eğitimde yaşanan sıkıntılar, seçim ittifakları ve ahlaki yozlaşmaya ilişkin konuların yanı sıra Siirt’in yerel problemleri hakkında değerlendirmelerde bulunarak gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Açıklanan asgari ücretin açlık sınırının altında olduğuna vurgu yapan Yapıcıoğlu, hiçbir ücretin açlık sınırının altında olmaması gerektiğine dikkat çekti.

Yapıcıoğlu, “Geçtiğimiz günlerde asgari ücretin 5 bin 500 TL olacağı açıklandı. Dün de enflasyon rakamlarının açıklanmasıyla memur, memur emeklisi, SSK ve BAĞ-KUR emekli maaşlarına yapılacak olan zamlar da açıklandı. Asgari ücret 5 bin 500, açlık sınırı 6 bin liranın üzerinde. Bugün açıklanan rakamlarla en düşük memur emeklisinin aylığı açlık sınırı civarında, 6 bin 78 lira olarak açıklandı. Diğer SSK ve BAĞ-KUR emeklilerine 6 aylık enflasyon oranı olan yüzde 42,35 oranında bir zam yapılacak. Bir de büyüme rakamları var. Sadece enflasyon oranında bu kesimlere zam yapmak yetmez, mutlaka refahtan bunlara pay ayrılması ve hiçbir ücretin açlık sınırının altında olmaması gerekir. Şu anda SSK ve BAĞ-KUR emeklilerinin büyük çoğunluğunun maaşının açlık sınırının altında kalacağı anlaşılıyor. Bu sürdürülebilir bir durum değildir.” diye konuştu.

“Hükümet açlık sınırının altında geliri olanlara mutlaka ek gelir desteği sağlamalı”

Ekonomik olarak halkın büyük problemler yaşadığına işaret eden Yapıcıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Dün esnafı dolaştık, bayram arifesindeyiz, cumartesi günü bayramı idrak edeceğiz inşallah. Bayrama birkaç gün kala bile esnaf tabiri caizse adeta sinek avlıyor. Dükkanlar boş, müşteri yok. Ya da esnafın tabiriyle eskiden bayram olduğu için bir mağazaya girdiğinde aile boyu alışveriş yapanlar, şu anda bir veya iki parça almakla yetiniyor. Belki diğer ihtiyaçlarını başka bir aya erteliyor.

Hükümet 6’ncı ayında bütçenin yetmeyeceğini, ek bütçe hazırlanması gerektiğini gördü ve ek bir bütçe yaptı. Daha önce hazırlanan bütçenin yarısından fazla ek bir bütçeyle sene sonunu getirmeye çalışacak. Vatandaş da bütçesiyle ay sonunu getiremiyor. Bu husus görülmeli. Mutlaka açlık sınırının altında bir gelire sahip olanlara ilişkin ek tedbirler alınarak bunlara ek gelirler sağlanmalı, maaşlarında ek iyileştirmeler yapılarak bu sorun mutlaka aşılmalı. Aksi halde bütün bir toplumu etkileyecek. İnsanlar sadece karnını bile doyurmakta zorlanır duruma gelmiştir.”

İşsizlik oranlarının özellikle Güneydoğu illerinde çok yüksek olduğuna dikkat çeken Yapıcıoğlu, okuldan mezun olan gençlerin iş bulamamaktan şikayetçi olduğunu dile getirdi.

Yapıcıoğlu, “Gençlerle bir araya geldik. İşsizlik çok ciddi bir problem. Malumunuz Türkiye’yi bölgelere ayırmışlar. Bu bölgelerden bir tanesi Siirt-Batman-Mardin ve Şırnak’ın bulunduğu bölge. İşsizlik rakamlarının en yüksek olduğu bölge burası. Gençler haklı olarak işsizlikten şikâyet ediyorlar. Okullarını bitirip mezun olmalarına rağmen atanamamaktan, iş bulamamaktan şikâyet ediyorlar.” dedi.

“Ekonomik sorunlar kadar ciddi, belki de en tehlikelisi ahlaki çöküntüdür”

Muhtarlarla ve kanaat önderleriyle bir araya geldiklerini hatırlatan Yapıcıoğlu, Siirt’te tinercilerin, uyuşturucu kullanıcılarının ve hırsızların sayısında son dönemde bir artış olduğunu, en tehlikeli ve acil tedbir gerektiren hususlardan bir tanesinin de ahlaki çöküntü olduğuna dikkat çekti.

Yapıcıoğlu, “Kanaat önderleriyle bir araya geldik. Ekonomik sıkıntılarla birlikte ahlaki çöküntünün ciddi bir şekilde toplumun gündemine gelmesi gerektiği halde sadece ekonomik sıkıntılar dolayısıyla bunların bazı kesimler tarafından görmezden gelinmesinden şikâyet ettiler. Kanaat önderlerinin dile getirdiği bu durumu basın aracılığıyla ilgililere duyurmayı bir borç, bir görev biliyorum. Uzun süredir bizim gündemimizdedir. Evet, memleketin her tarafında ekonomi birinci gündem maddesi ama en az bunun kadar tehlikeli ve en az onun kadar mutlaka acil bir tedbir gerektiren hususlardan bir tanesi de yaşanan ahlaki çöküntüdür. Bunun da kısmen ekonomik sıkıntılarla, sorunlarla bağlantılı olduğunu söylemek mümkündür.” dedi.

“Dış ticaret açığının büyümesinin en büyük sebebi enerji fiyatlarıdır”

Açıklanan dış ticaret rakamlarını da değerlendiren Yapıcıoğlu, “Geçtiğimiz yıl 2021 yılında Ocak-Mayıs ayları arasında, ilk 5 ayda ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 82,3 iken 2022 yılının ilk 5 ayında bu oran yüzde 70,3’e gerilemiştir. Geçen yıla göre yüzde 12l’ik gerileme söz konusudur. Dış ticaret açığı büyüyor. Bu açığın büyümesinin belki de en büyük sebeplerinden bir tanesi enerji fiyatlarıdır. Çünkü Türkiye enerjide dışa bağımlı bir haldedir. Bunu aşmak için uzun bir süredir şöyle bir çağrımız vardır; mutlaka yenilenebilir enerji kaynaklarının daha fazla kullanılması, bunların toplam enerji ihtiyacını karşılamadaki paylarının oranlarının yükseltilmesi için gerekli tedbirler alınmalıdır.” şeklinde konuştu.

“İthal ilaçların tedarikinde sıkıntılar yaşanıyor”

İthal ilaçların tedarikinde yaşanan sıkıntının nedeninin kur fiyatlarındaki istikrarsızlık olduğuna işaret eden Yapıcıoğlu, şöyle konuştu:

“Ziyaret ettiğimiz esnaflardan özellikle birkaç eczaneden, ilaç tedarikiyle ilgili dile getirilen sorunların gerçeklik payını sordum. Eczacılarımız şunu dile getirdiler; yılda bir defa sabitlenen bir kur üzerinden Euro kuru üzerinden ilaç fiyatları belirlendiği için özellikle dışarıdan ithal edilen bazı ilaçların tedarikinde sıkıntılar yaşanıyor. Buna karşı mutlaka bir tedbir alınmalı. Şu andaki kurun aşağı-yukarı 3’te biri civarında bir fiyat sabitlemesiyle ilaç fiyatlarının belirlenmesi sonucu ecza depoları, özellikle ithal edilen ilaçları ya da etken maddeleri ithal edilen ilaçları eczanelere vermekte biraz eli sıkı davranıyorlar. Yeterli miktarda ilaç vermek istemiyorlar, verirlerse zarar edeceklerini düşünüyorlar. Belki bir tedbir olarak yılda bir asgari ücret düzenlenmesi şeklindeki kuraldan vazgeçilerek bir yıl içerisinde birden fazla kur yeniden gözden geçirilebilir. Ta ki vatandaşlar ilaç temin etmede sıkıntı yaşamasınlar.”

Siirt’in sorunlarının çözümü için işin takipçisi olacaklarını belirten Yapıcıoğlu, son olarak şunları söyledi:

“Siirt’in sorunlarından bir tanesi de imar. Bazı muhtarlarımız mahallelerine doğalgaz verilmediğinden şikâyet ettiler. Evet, gerçekten imarla ilgili bir sıkıntı var. Yollar açılmıyor, bazı sokaklar çok dar. Belki bununla bağlantılı olarak doğalgaz altyapı çalışmaları da yapılamıyor. Mutlaka bu soruna da bir an önce çare bulunması gerekiyor. Siirt’in çevre ilçelere olan bağlantı yolları yine Siirt’in sorunlarından bir tanesi. Bunları tespit ettik. Detaylı bir şekilde yazılı olarak da arkadaşlarımız Siirt’in sorunlarıyla ilgili raporlarını verdiler. Belki icra makamında değiliz, bu sorunları çözecek kişi biz değiliz ama Siirtli kardeşlerimizin-hemşerilerimizin adına inşallah o sorunların takipçisi olacağız. Bunları çözme makamında bulunan kişilere bu sorunları aktarıp bir çare, çözüm bulununcaya kadar işi takip etmeye, vatandaşların bir anlamda avukatlığını yapmaya devam edeceğiz inşallah.”

İLKHA

Bu Haberi Paylaşın