Kış aylarının gelmesiyle beraber bel, boyun ve diz ağrısı şikayetlerinin arttığını belirten Dr. Fizyoterapist İsmail Palalı, bu ağrıların soğuk havaya bağlı olduğunu ifade ederek önerilerde bulundu.
Harran Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulları programı Öğretim Görevlisi Doktor Fizyoterapist İsmail Palalı, fizyoterapi ve fizik tedaviye ilişkin bilgiler verdi.
Fizyoterapinin, kaybedilen fonksiyonların fiziksel aktiviteyle performansın geri döndürülmesinde önemli bir rol oynadığını ifade eden Palalı, özellikle eklemlerdeki ödem ve iltihabi durumlarının geri dönüşümünün sağlanmasında etkili olduğunu vurguladı.
Sırt ağrılarının hareketsizliğe bağlı olarak ortaya çıktığına değinen Palalı, uzun süre masa başında çalışmanın da sırt ağrılarını tetiklediğini söyledi.
Palalı, özellikle kış aylarında bel, sırt ve diz ağrılarında ciddi bir artışın olduğuna dikkat çekerek bu ağrıların kış mevsimine bağlı olduğunu ifade etti.
Son zamanlarda merdiven altı işletmelerin bilinçsiz uygulamalarla hastanın sağlığını olumsuz etkilediğini dile getiren Palalı, ağrı şikâyeti olanların bu konuda uzman olan yerlere başvurması gerektiğini ifade etti.
Palalı, fizyoterapistlerin istihdamının artırılması gerektiğine işaret ederek diğer branş hekimleriyle çalışabilmesine ilişkin yasal düzenlemelerin getirilmesi gerektiğini söyledi.
“Performansın geri döndürülmesinde önemli bir rol oynamaktadır”
Fizyoterapi ve fizik tedavi ile ilgili ilgili bilgi veren Palalı, “Fizyoterapi özellikle bir kişinin yaralanma, hastalık ve engellilik sonrasında süreç içerisinde kaybettiği fonksiyonlarının tekrar geri kazanılmasını sağlayan tıbbi bir bilim dalıdır. Fizik tedavi genel itibariyle özellikle fonksiyonla kayıpların geriye dönüşümün sağlanması, ağrının azaltılması, kaybedilmiş kas gücünün ve koordinasyonun geri kazandırılması, özellikle eklemlerdeki ödem ve iltihabi durumlarının geri dönüşümünün sağlanması fiziksel aktiviteyle performansın geri döndürülmesinde önemli bir rol oynamaktadır. ” dedi.
“Hareketsiz bir yaşam sürmemiz sırt ağrılarına sebep olabilmektedir”
Kış aylarında el, sırt ve diz ağrılarında bir artışın olduğuna vurgu yapan Palalı, “Özellikle günümüzde sırt ağrıları, sedanter yaşam dediğimiz hareketsizliğe bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Uzun süre masa başında çalışmamız, hareketsiz bir yaşam sürmemiz spesifik olarak sırt ağrılarına sebep olabilmektedir. Fizyoterapi kliniklerine başvuran hastalar genellikle ağrısı, fonksiyon bozukluğu olan, pediatrik rehabilitasyon grubu içerisinde çocuk hastaların dahil olduğu grup, özellikle ön çapraz bağ yaralanmaları, kırık sonrası rehabilitasyonlar, sporcu yaralanmaları gibi kaybedilmiş fonksiyonların kazanılmasındaki hasta grupları başvurmaktadır. Spesifik olarak özellikle kış aylarında bel ve sırt ağrılarında ciddi bir artış görülmektedir. Bel, sırt ve diz ağrılarında bir artış görmekteyiz. Son dönemde bu tip hastaları kışa bağlı olarak bir artış durumu söz konusudur.” diye konuştu.
“Bilinçsiz uygulamalarla sağlığınızı tehlikeye atabilirsiniz”
Fiziksel ağrısı olan hastaların bitkisel tedavi adı altındaki merdiven altı işletmelere başvurmasının doğru olmadığını belirten Palalı, “Fizyoterapinin bilinirliği son dönemde özellikle fizyoterapist sayısının artmasına bağlı olarak halk arasında bilinç düzeyinde bir artış var. Ancak vatandaşlarımız maalesef merdiven altı yerlere başvurabiliyor. ‘Kırıkçı, çıkıkçı’ olarak adlandırılan ve hiçbir tıbbi eğitimi olmayan kişilere de başvuru var. Vatandaşlarımıza çağrımız; bir yeriniz ağrıdığı, hekim tarafından tanınız konulduğu zaman fizyoterapistlere ulaşmanız gerekir. Bu anlama merdiven altı işletmelere veyahut da bitkisel tedavi adı altında yapılan bilinçsiz uygulamalarla sağlığınızı tehlikeye atabilirsiniz.” şeklinde konuştu.
“Fizyoterapistlerin istihdamının artırılması gerekiyor”
Fizyoterapistlerin istihdamının artırılması ve diğer branşlarla çalışma yapılması için bir düzenleme yapılması gerektiğine değinen Palalı, “Fizyoterapiye ilişkin süreç içerisinde fizyoterapistlerin istihdamının artırılması gerekiyor. Avrupa ülkelerinde fizyoterapiye ulaşma süreci daha kolaydır. Tek bir branş altında fizyoterapistlerin çalışma yapmasını kısıtlamamak gerekiyor. ortopedistlerle, nörologlarla, geriatri uzmanlarıyla, göğüs uzmanlarıyla ve kardiyologlarla gibi geniş perspektifindeki birçok branş hekimiyle fizyoterapistler birebir çalışarak halka verilecek hizmetin kalitesindeki artışın sağlanması noktasında önemli görevler yapabilecek düzeydeler. Özellikle fizyoterapistlerin direk branş hekimleriyle çalışabilmesine ilişkin yasal düzenlemelerin yapılması gerekiyor. hastanın direk fizyoterapiste ulaşabilmesi ile ilgili sıkıntıların ortadan kaldırılması; fizyoterapi ve rehabilitasyon alanına ilişkin yapılacak önemli uygulamalar içerisinde olacaktır.” ifadelerini kullandı.
İLKHA